Günümüz dünyasında ülkelerin gelişmişlik oranlarının değerlendirileceği pek çok alan var; bilim, sanat, eğitim, sağlık, ekonomi… Bu alanlardaki gelişimin temelinde elbette teknoloji yatıyor. Ülkelerin yeni bilgi üretebilme kapasitesinin, teknolojik gelişmelerle doğru orantılı olduğu artık hemen herkes tarafından kabul ediliyor.
Bu nedenle ülkeler teknolojiye yatırım yapma konusunda tabiri caizse birbirleriyle rekabete girmiş durumda. Bu rekabet de dünya çapında Teknoloji Parkı, Teknokent, Bilim Parkı ve Araştırma Parkı gibi tesisleri doğurdu.
Teknoparklar bir internet kafe değil ve bu merkezlerde film, oyun, bilgisayar ve çevre birimleri satılmıyor.
Teknoparklar ile ilgili maalesef pek çok kişi detaylı bilgiye sahip değil. Teknoparklar, esasında Teknoloji Geliştirme Bölgeleri. Dünyada birçok ülkede bulunan bu tesisler, ülkelerin teknoloji tabanlı kalkınmasınadoğrudan etkileri kanıtlanmış dünya çapında bir model.
Ülkemizde de özellikle son 10 yılda bu alanda ciddi yatırımlar yapıldığı biliniyor. Türkiye’de halihazırda 63 teknopark bulunuyor ve bunların 49 tanesi aktif faaliyet gösteriyor. Son iki yılda teknoparklarda Ar-Ge çalışmalarını yürüten şirket sayısının 3,744’e ulaştığı açıklanmıştı